BM’den ‘Husiler Hudeyde’den çekilecek’ vaadi

Birleşmiş Milletler (BM), Husilerin el-Salif ve Ras İsa limanlarından tamamen geri çekilmeyi kapsayan Hudeyde Anlaşması’nın ilk aşamasındaki prosedürlerin doğrulanacağı ve daha sonra darbeci Husi milislerin İsveç Anlaşması’nın tüm maddelerini uygulaması amacıyla ortaya koyulan yeni bir planın ikinci aşamasına geçileceği konusunda Yemen hükümetine vaatte bulundu.

Yemen Dışişleri Bakanı Halid el-Yemani, Şarku’l Avsat’a yaptığı açıklamada, hükümetin BM Yemen Özel Temsilcisi Martin Griffiths ve Yeniden Düzenleme Koordinasyon Komitesi (RRC) Başkanı General Michael Lollesgaard’dan bir söz aldığını belirtti. El-Yemani, bu sözün “milisler tarafından bu aşamadaki tüm hükümler yerine getirilmeden Hudeyde’den geri çekilmeyi ve insani yardımlar için güvenli koridorların açılmasını sağlayan planın ikinci aşamasına geçilmeyeceği” olduğunu söyledi.

Halid el-Yemani, söz konusu vaadin, hükümetin yeni plana yönelik bazı çekincelerini ifade etmesi sonrasında verildiğini vurguladı. Yemen Dışişleri Bakanı, bu aşamayı büyük bir sınav olarak nitelendirirken, Hudeyde Anlaşması’nın uygulanabilirliğine dair şüphelerini de dile getirdi. Bu çerçevede bakan şu an yaşananları da “milislerin geçen hafta BMGK toplantısı öncesinde geri çekilme konusunda uzlaşı kelimesini kullanıp, liderlerinin de kendilerini işbirlikçi olarak tanınmasını istemesi” şeklinde yorumladı. Ancak milislerin geri çekilme fikrine engel koyabileceğini ve bu sebeple durumun, barış anlaşması sağlama karşısında büyük bir sınav olduğunu vurguladı.

El-Yemani, şu an yaşananları ikinci olarak da “uluslararası tarafa cevap verdiği düşünülen milislere yönelik yeterli uluslararası baskının varlığı” şeklinde nitelendirdi.

Yemen Dışişleri Bakanı, Kızıldeniz Değirmeni’ne erişimi engellemeleri ve buğday depolarını yakmaları hususunda verilerin var olmasına rağmen, Martin Griffiths’in Husi milislerin barış sürecini engelleyen taraf olduğunu söylememesi dolayısıyla şaşkınlığını da dile getirdi.

Bakan, BM’nin “tarafların koridor açma, yani Kızıldeniz Değirmeni’ne uzan yol hususundaki işbirliğini” genel olarak ele aldığını söylerken, bu yolun Husiler tarafından kontrol edildiğine ve yola mayınlar döşenip çukurlar açıldığına dikkati çekti. El-Yemani Husilere de bu yoldaki varlıklarını geri çekmeleri ve mayın imha ekiplerine un fabrikalarına ulaşmak için bu yol üzerinde temizleme yapmalarına izin vermeleri çağrısı yaptı.

BM İnsani İşlerden Sorumlu Genel Sekreter Yardımcısı Mark Lowcock’un ifadelerinin, Yemen’de barış çıkarlarına olumlu bir sonuç sağlamayacağını söyleyen Halid el-Yemani, “Çünkü sanal bir dünya varmış ve insani felakete neden olanın, yardımları çalanın, insani personellere engel koyanın kim olduğunu, Sana’ya girişleri kimin engellediğini bilmiyormuşuz gibi konuşuyor” dedi.

Bakan, esir ve tutukluların değişimi meselesine de değinirken, konu hakkında henüz uzlaşı sağlamadıklarını söyledi. Milislerin, İran’ın ayak izlerini takip ettiğini ve bölünme yolunda İran yöntemleri kullandığını vurgulayan el-Yemani, anlaşma uyarınca herkes karşılığında herkesin serbest bırakılması kararı alındığını belirtti. Bakan ancak Başkan Abdurabbu Mansur Hadi’nin esir meselesinin insani bir mesele olduğunu ve siyasi uzlaşıya yer olmadığını vurgulamasına rağmen, bugün Husilerin her oturumda farklı sayılarla oyunlar yaptığını ve kalan sayıları da savaş hususunda pazarlık aracı olarak kullandığını kaydetti. Bakan ayrıca, “Tüm esirlerin serbest bırakılması hususunda BM ve Kızılhaç ile çalışmaya hazırız” şeklinde konuştu.

Şarkul Avsat