Pompeo, Lübnanlılara Hizbullah’a karşı olma çağrısı yaptı

ABD Dışişleri Bakanı Mike Pompeo, resmi ziyaret gerçekleştirdiği Lübnan’ın başkenti Beyrut’ta, Hizbullah’a yönelik şiddetli eleştirilerde bulundu. Örgütün Lübnan devletinin kaynaklarını yağmaladığını söyleyen Pompeo, Lübnan halkına Hizbullah’a karşı çıkma çağrısı yaptı.

ABD’li Bakan, Beyrut’ta yaptığı açıklamalarda, Hizbullah’ın uyuşturucu ticareti ve kara para aklama faaliyetleriyle uluslararası toplumun hedefinde olduğunu ve ülkesinin İran ve Hizbullah’a yönelik baskılarını sürdüreceğini söylerken, diğer yandan da, kara ve deniz sınırlarını çizmeye hazır olduklarını belirterek, Suriyeli mültecilerin de Lübnan’da kalıcı olmayacaklarını vurguladı.

Beyrut ziyaretinin ardından Lübnan Dışişleri Bakanı Cibran Basil ile ortak bir basın toplantısı düzenleyen Pompeo, burada yaptığı açıklamalarda, “Sayın Cumhurbaşkanı Mişel Avn, Başbakan Saad Hariri ve Temsilciler Meclisi Başkanı Nebih Berri ile görüşme fırsatı yakaladım. Bana geleceğe dair daha umutlu olduklarını söylediler. Herkes bilmeli ki bizde Lübnan ve Lübnanlılarla aynı umutları taşıyoruz” dedi.

Açıklamasında, Hizbullah’ın Lübnan’daki faaliyetlerine değinen Pompeo, örgütün Lübnan halkının önünde bir engel olduğunu söyledi. Seçmenleri korkutarak parlamentoya girdiğini iddia eden Pompeo, “Hizbullah’ın faaliyetleri, Lübnan halkının çıkarlarıyla çatışıyor. Örgüt, devlete yardım ettiğini söylüyor. Kaynakları ve canları heba etmek nasıl bir yardım olabilir? Füze stoklamak bu devlete nasıl bir yardım olabilir” dedi.

POMPEO: HİZBULLAH, DEVLETİN İMKANLARINI YAĞMALIYOR 

İran’ın Lübnan’daki mevcut sorunlu durumun bitmesini istemediğini çünkü Lübnan’ın istikrara kavuşmasını bölgeye hegemonya kurma çabalarına tehdit olarak gördüğünü dile getiren Pompeo, “İran’ın suç şirketleri ve bu şirketlerin kara para aklama faaliyetleri, Lübnan’ı uluslararası kanunların hedefine oturtuyor. Hizbullah, devletin kaynaklarını yağmalıyor. Örgüt, halkı kendi hırslarına kurban etmemeli. Bu yüzden mevcut durumda halkın Hizbullah’a karşı çıkmak için cesur olması lazım” ifadelerini kullandı.

Pompeo, Beyrut’taki açıklamalarında, Lübnan’daki Suriyeli mültecilerin en kısa zamanda ülkelerine dönmelerini desteklediklerini dile getirerek, “Hizbullah ve İran, Lübnan’a tabutlardan başka ne getirdi? Kasım Süleymani, Lübnan’daki kanuni müesseseleri ve Lübnan halkını manipüle etmeye devam ediyor” cümlelerini kullandı.

Mike Pompeo, “Lübnan hükümetinin halkın ihtiyaçlarını karşılamakta başarılı olacağından ümitli olduğunu söyledim. Lübnan halkı iki seçenekle karşı karşıya; ya yoluna devam edecek ya da İran ve Hizbullah’ın hegemonyasını kabul edecek. Lübnan bağımsızlık için ağır bir bedel ödedi. Yıllar önce Hizbullah, diplomat ve parlamenterleri öldürdü. Ben eski Başbakan Refik Hariri için yapılan anıt mezarı ziyaret ettim. Hariri, Suriye’deki Beşşar Esed rejiminin Lübnan’daki işgalinin kurbanıydı. Biz, daha iyi bir geleceğe ulaşması için Lübnan halkının yanında olmaya devam edeceğiz” dedi.

Lübnan Temsilciler Meclisi Başkanı Nebih Berri ve Dışişleri Bakanı Cibran Basil ise Pompeo’nun Hizbullah’a yönelik sert tutumunu yumuşatmaya çalıştı. Cumhurbaşkanı Mişel Avn ise konuya dair yaptığı açıklamasında, Lübnan’ın ulusal bütünlüğünü ve iç barışını korumayı sürdüreceklerini söyleyerek, “Hizbullah, bir Lübnan partisidir. Temsilciler Meclisi ve hükümette temsil edilmektedir. Bununla birlikte Hizbullah, Lübnan’da bir halk tabanına sahip ve ülkenin önemli bir kesimini temsil eden bir partidir” dedi.

Berri de Avn ile benzer bir tutum sergiledi. Hizbullah’ın bir Lübnan partisi olduğunu ve hükümette temsil edildiğini yineleyerek, aynı zamanda Lübnan halkının İsrail’e karşı direnişinde önemli bir koz olduğuna dikkati çekti. Dışişleri Bakanı Basil ise Hizbullah’ın bir terör örgütü olmadığını ve halk tarafından seçilmiş temsilcilere sahip olduğunu belirtti. Başkalarının Hizbullah’ı terör örgütü kabul etmesinin Lübnan’ı ilgilendirmediğini ifade ederek, “Bizim için önemli olan ulusal bütünlüğümüzdür. Bu da ABD ile iyi ilişkiler kurmamızı gerektiriyor” dedi.

SURİYELİ MÜLTECİLER 

Öte yandan, ABD Dışişleri Bakanı Mike Pompeo’nun Beyrut’taki açıklamasında, Suriyeli mültecilere ilişkin sarf ettiği sözler ve ABD’nin Lübnan ordusu ve güvenlik güçlerine destek vermeye hazır olduğunu söylemesi dikkat çekti. Pompeo’ya Lübnan ziyaretinde eşlik eden ABD Dışişleri Bakanı Siyasi İşler Yardımcısı David Hill, burada yetkililerle yaptıkları görüşmelerde CEDAR kongresinin yanı sıra, mülteciler ve orduya destek konularını gündeme getirdi. Bu görüşmelerde, Hill’in yanı sıra, Pompeo’nun Yakındoğu’dan Sorumlu Yardımcısı David Seatrfield ve ABD’nin Beyrut Büyükelçisi Elizabeth Richard da hazır bulundu.

Ziyareti yakından takip eden kaynakların Şarku’l Avsat’a verdiği bilgiye göre, Pompeo’nun bu konuları Lübnan Başbakanı Saad Hariri ve Lübnan İçişleri Bakanı Raya Haffar el-Hassan ile yaptığı görüşmelerde gündeme getirdiği aktarıldı. Söz konusu kaynaklara göre, Hariri, CEDAR kongresine dair görüşlerini dile getirerek, Lübnan pazarının ABD özel sektörünün yatırımına açık olduğunu ifade etti.

Yapılan görüşmelerde, Lübnan’daki Suriyeli mülteci yoğunluğuna dair bilgi alan Pompeo, hükümetin mültecileri gönüllü olarak ülkelerine dönmeye teşvik çalışmaları sonucunda şuana kadar 170 bin Suriyelinin geri dönmesinin memnuniyet verici olduğunu belirterek, “Mülteciler Lübnan’da kalıcı olarak yerleşmemeli” dedi.

Şarkul Avsat