Suudi kadın arkeolog, geçmişi araştırıp geleceğe ışık tutuyor

Suudi Arabistan’ın önde gelen kadın arkeologlarından Najlah Salman Al-Saeer, geçmişe yaptığı yolculuktan ve gelecekle ilgili kariyer hedefleri hakkında konuştu.

Suudi Arabistanlı arkeolog, ülkenin kültürel geçmişine yönelik yürütülen çalışmaları için önde gelen arkeologlardan. Najlah Salman Al-Saeer, eskilere olan şeylere hayranlığıyla milyonlarca yıl boyunca ülke tarihini inceliyor.

BİRÇOK ARKEOLOJİK ARAŞTIRMADA ÇALIŞTI

Prenses Nourah bint Abdulrahman Üniversitesi’nden sanat alanında mezun olduktan sonra, Al Saeer, master döneminde turizm ve arkeoloji üzerinde çalıştı ve bu sene Kral Saud Üniversitesi’nden (KSU) mezun oldu.

Al-Saeer, maddi miras, arkeolojik siteler ve belgeler ve yazılarla ilgili konular üzerinde uzmanlaştı. Al Saeer, “Gazetelere, yaptığım arkeolojik alanlar ve miras alanları çalışmalarım hakkında yazılar yazdım. Arkeoloji çalışmaları, ilk başta keşif sevgime dayanıyordu ve sonuç olarak arkeolojik araştırmalar ve kazılar çalışma alanıma girdi. Maddi bulguların araştırılması araştırmacıya, ait oldukları döneme kadar ilk insan yerleşimleri, ardışık medeniyetler ve topluluklarda hüküm süren kültür hakkında somut bir fikir verir” dedi.

Al-Saeer, “Batı Afrika’daki El Yazmaları Arkeolojik Çalışması” konulu yüksek lisans araştırma projesini tamamladı ve şu anda Wadi Shami ve Wadi Matar alanlarında Cizan’daki Farasan adasındaki araştırmalar ve kazıları ile ilgili bilimsel bir rapor yazmak için çalışıyor.

KIZ ÖĞRENCİLERE YÜKSEK LİSANS PROGRAMI

Al Saeer, Wadi Matar’daki bir tapınakta çalışırken, binlerce yıl öncesine ait nesneleri keşfetti. Nabati çanak çömlek parçası, boncuklar, kemik gibi diğer eserlerden parçalar buldu.

Al Saeer, Suudi Arabistan’daki tek kadın arkeolog değil. 1989 yılında KSU ilk kız öğrencilerin ve araştırmacıların rollerini desteklemek için ilk kadın arkeoloji bölümünü kurdu.

Üniversitenin arkeoloji bölüm başkanı Dr. Samer Sahla, bölümün yalnızca kız öğrencilere yüksek lisans programı sunduğunu söyledi.

Samer Sahla, “Lisansüstü programda mevcut olan kız öğrenci sayısı yaklaşık 75. Yüksek lisans ve doktora programımızda yılda 15-20 kız öğrenci kabul ediyoruz. Programlar ve uygulamalar genel olarak artıyor ”dedi.

Al-Saeer, Suudi Turizm ve Ulusal Miras Komisyonu’nun (SCTH) oynadığı önemli rolü işaret etti. SCTH’nin, Fransa, Almanya ve Japonya’dan gelenler de dâhil olmak üzere yabancı ekiplerle uzun süredir devam eden ortaklıklarıyla Suudi arkeolojik bulgulara küresel ilgi gösterebildiğini ekledi.

Arab News