İsrail, Arap dünyasına ulaşmak için dijital diplomasi kullanıyor

Bağdat’ta doğan ve şu an İsrail’de yaşayan Yahudi gazeteci-yazar Linda Menuhin, Bağdat’tan Kudüs’e kaçtıktan 40 yıl sonra, doğduğu ülkeye ve İsrail’in Arap dünyasına yönelik diplomasi çabalarına öncülük ediyor.

İsrail Dışişleri Bakanlığı tarafından yönetilen Arapça Facebook sayfalarının ve sosyal medya platformlarının moderatörü olan Menuhin, dijital temsilcilikte çalışan bir tür büyükelçi haline geldi.

Her gün Arap ülkelerinin sakinleriyle etkileşim kurarak, onları İbranice öğretmenleri ve tıp uzmanlarıyla bir araya getirerek İsrail, Yahudilik ve Yahudiler hakkında bilgi veren Menuhin amacıyla ilgili olarak “paylaştığımız ortak değerleri ve aramızdaki benzerlikleri göstermek istiyorum” diyor.

İSRAİL’İN ARAP VE MÜSLÜMAN DÜNYASIYLA ETKİLEŞİME GİRMESİ

İsrail’in çoğu Arap ülkesi ile resmi diplomatik bağı bulunmuyor. İsrail; Ürdün ve Mısır ile barış anlaşmaları imzalamış olsa da, insan insana etkileşimler nadir durumda. Ancak İran’ın Ortadoğu’daki artan nüfuzu ve baskılarından dolayı ortaya çıkan müşterek endişeler de dahil olmak üzere bölgesel çıkarların değişmesi bazı engelleri ortadan kaldırmaya başladı ve İsrail’in bir gün bölgesel düşmanları arasında kabul edilebileceği konusunda umutların yeşermesine yol açtı.

Son yıllarda İsrail Başbakanı Benjamin Netanyahu’nun Umman’ı ziyareti, Dubai ve Abu Dabi’de sinagogların açılması ve İsraillilerin Arap ülkelerinde ev sahipliği olduğu ticari ve spor etkinliklerine katılımı da dahil olmak üzere son yıllarda adeta yüksek profilli bir katılım patlaması yaşandı.

İsrail hükümeti tarafından yürütülen sosyal medya hesaplarının ortaya çıkması ve bireysel girişimler bu eğilimin bir parçası haline geldi ve daha geniş bölgede milyonlarca kişinin dikkatini çekti. Bu kişilerin arasında İsrail’e öfkeli olan ama aynı zamanda İsrail’i merak eden pek çok kişi de bulunuyor.

Temmuz ayında Abu Dabi’yi ziyaret eden ve körfez devletlerini İsrail’in Akdeniz limanlarına bağlayacak bölgesel bir demiryolu hattı için çaba harcayan Dışişleri Bakanı İsrail Katz ‘’Bu, İsrail’in Arap ve Müslüman dünyasıyla etkileşime girmesinin başka bir yoludur” diye konuştu.

“YILLARCA İSRAİL YANLIŞ TANITILDI”

Tel Aviv Üniversitesi Moshe Dayan Ortadoğu ve Afrika Araştırmaları Merkezi direktörü Uzi Rabi, bölgenin “Artık İsraillilerle konuşmaktan korkmayan genç Arapların büyüyen bir kısmı” da dahil olmak üzere “geçici bir aşamada” olduğunu belirterek, Ortadoğu nüfusunun yaklaşık yüzde 60’ının 30 yaşın altında olduğunu ve dış dünya hakkında ebeveynlerinden çok merak sahibi olduklarını” söylüyor.

Yıllar boyunca, Ortadoğu’daki demir yumruklu diktatörler, halklarına yaşanan tüm sorunların kaynağının İsrail olduğu görüşünü pazarladı. Ancak, artık bugün çoğu insan İsrail’in sorun olmadığını biliyor.

İsrail Dışişleri Bakanlığı’nda Menuhin, iki Arapça Facebook sayfası, Twitter ve Instagram hesapları ve bir YouTube kanalı için içerik üreten 10 kişilik bir ekibin parçası. Toplu olarak, platformlar her hafta bölgeden yaklaşık 10 milyon izleyici ve takipçi çekiyor. Yüklenen videoların çoğu viral hale geldi. Siyasetten ve İsrail’in Filistin topraklarını işgal etmesinden kaynaklanan hassas ve dikenli konulardan kaçınan Arapça dijital diplomasi departmanı, Dışişleri Bakanlığının ikinci en büyük departmanı olarak İsrail yaşamının ve kültürünün sergilenmesine yardım ediyor.

En popüler paylaşımlardan birisi, bir Yahudi ve bir Arap olmak üzere iki genç İsrailli’nin İbranice ve Arapça benzer kelimeleri karşılaştıran bir video… Bir diğer popüler videoda ise İsraillilere eğer bir fırsat verilmesi halinde en çok ziyaret etmek istedikleri Arap ülkeleri soruluyor.

ARAPÇA SAYFALAR İLE İSRAİL’İN KÜLTÜRÜ TANITILIYOR

Arapça Yahudilik hakkında bir Facebook sayfası ve YouTube kanalı yöneten Haham Elhanan Miller ‘’Yahudiler, Arap dünyasında adeta soyu tükenmiş durumda, insanların artık soru sorabilecekleri Yahudi komşuları ya da arkadaşları yok, bu yüzden bu ilişki sosyal medyada olmalı’’ diye konuşuyor.

Miller’in Kutsal Kitaptaki Kişiler (People of the Book) girişimi, sosyal medya platformlarında yaklaşık 100 bin kişi tarafından takip ediliyor. Sayfada, canlı videolar ve kısa animasyon filmlerle Şabat ve Koşer yemeği gibi Yahudi gelenekleri hakkında bilgi paylaşılıyor. Yakın zamanlarda ise Haham Miller, sayfaya İsrail’de yaşayan Arap topraklarından gelen Yahudilerle röportajlar eklemeye başladı.

Miller ‘’İnsanlarda, özellikle Irak, Mısır ve hatta Suriye’de, çok ırklı ve çoğulcu toplumlar halinde yaşadıkları döneme, eskiye bir özlem var’’ diye konuşuyor.

Kuzey Irak’ta yaşayan Hind Hazim, Miller’ın sıkı bir takipçisi. Hazim yaptığımız telefon görüşmesinde ‘’Bu sayfa benim için bu gerçek bir kaynak. Arap dünyasında yaşayan insanlar Yahudiler ya da İsrail hakkında sosyal medyada, ana akım medyada ya da kitaplarda net bir bilgiye ulaşamıyorlar’’ dedi. Hazim, durumun eskiden çok daha farklı olduğunu düşünüyor ve sözlerine ‘’20. yüzyılın başlarında Yahudi arkadaşların ve komşuların olması gayet normaldi, ama şimdi onlardan ayrıldık. Artık onlarla yüz yüze konuşma şansım yok” diye devam ediyor.

Suudi Arabistanlı blog yazarı Mohammed Saud, İsraillilerle sosyal medyada açıkça bağ kurduğunu gösterdiği paylaşımlarla büyük bir heyecan yarattı. Saud, bu yılın başlarında İsrail’e yaptığı ziyareti belgeledi ve hatta Netanyahu ile de görüşerek manşetlere ve tarihe geçti.

Saud Washington Post ile yaptığı çevrimiçi bir sohbette “Yıllarca İsrail ve Yahudiler hakkında tamamen farklı şeyler duydum. Suudi Arabistan’da Yahudi olmadığı için, soracak kimsem yoktu ya da Yahudiler ve Müslümanlar arasında gerçekten neler olup bittiğini öğrenecek kimse bulunmuyordu” dedi. Saud, Amerika Birleşik Devletleri’ni ziyaret ettikten sonra Yahudilerin “bizim düşmanımız olmadığını” fark ettiğini de söyledi ve blogunda “İsrail ve Filistinliler arasındaki çatışma, toprak için yapılan bir savaşla ilgili bir durum. Sorunun dinle bir alakası yok ve Yahudiler ve Filistinliler artık aralarında anlaşmaya varmak zorundalar” diye yazdı.

Linda Menuhin 20 yaşındayken Iraktan kaçtı, daha sonra babası kaçırıldı ve büyük olasılıkla Iraklı yetkililer tarafından öldürüldü. Bu yüzden onun için Arap dünyası ile yeni iletişim hatları tam anlamıyla bir ‘deprem’den başka bir şey değil.

Linda Menuhin sözlerine şöyle devam ediyor: ‘’Irak’ta yaşarken İsrail’in meşruiyeti olmayan küçük bir ülke olarak görüldüğünü hatırlıyorum. İnsanlar, İsrail’in günün birinde ortadan yok olacağına ve tüm Yahudilerin denizde boğulacağına inanırdı. Ama artık Arap dünyasında İsrail’in tanınmaya başladığını ve insanların İsrail’i tanımak için artan bir isteğe sahip olduklarını görüyorum ve buna çok seviniyorum. Günün sonunda, orak salladığınız yere değil, ektiğiniz tohumlara bakmalısınız. Bizler tohumları ekiyoruz ve tohumların büyüyerek verimli mahsül vereceğinden çok eminim.’’

Washington Post