Uluslararası Para Fonu (IMF), İran’ın zaman alacak bir süreçte yaptığı 5 milyar dolarlık acil finansman talebini hala değerlendiriyor. IMF’deki üst düzey bir yetkiliye göre fonun sınırlılığının da dahil olduğu birçok nedene rağmen Tahran’la iletişime geçildiği belirtildi.
İran, hızlı finansman aracından 5 milyar dolar kredi talep ettikten sonra geçtiğimiz haftadan itibaren IMF’ye baskı uygulamaya başladı. Hızlı finansman programı, doğal afetler gibi ani durumlarla karşılaşan ülkelere acil yardımda bulunmayı hedefliyor.
IMF Ortadoğu ve Orta Asya Departmanı Direktörü Jihad Azour, yaptığı açıklamada, “Bir yardım talebi aldık. Son zamanlarda İran’la olan sınırlı temasımız göz önünde bulundurulduğunda, başvuruyu değerlendirmek için ihtiyaç duyduğumuz bilgileri edinmek zaman alacaktır” dedi.
Azour, “Fonun herhangi bir üyesi, IMF’den finansman ve kaynak elde etme konusunda aynı haklara sahiptir. Ancak fonun kuralları ve kurul onayı uyarınca olması gerekiyor” şeklinde konuştu.
İran, geçtiğimiz aydan beri ABD tarafından ülkeye uygulanan yaptırımları hafifletmek için bir kampanya başlattı. Kamusal faaliyetlerin engellenmesi için alınan önlemlerle birlikte 2008 yılında ABD tarafından uygulanan yaptırımların halihazırda sarsılan ekonomiyi çökertmesinden endişe ediliyor. ABD, 2015 yılında İran ve büyük ülkeler arasında imzalanan nükleer anlaşmadan çekilmesinin ardından Tahran’a yaptırımlar uygulamıştı.
İran’ın talepte bulunduğunu açıklamasının ardından IMF’de veto gücüne sahip olan ABD, krediye izin verme niyetinde olmadığını açıklarken, İran’ın parayı ‘yurtdışındaki terörizmi’ finanse etmek için kullanacağını iddia etti.
İran Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani geçtiğimiz hafta yaptığı açıklamada, IMF’nin ülkeler arasında ayrımcılık yapmaması gerektiğini söyledi. Ruhani, “Uluslararası organizasyonları görevlerini yerine getirmeleri konusunda uyarıyorum. Biz IMF’nin üyesiyiz. Borç verme konusunda bir ayrımcılık olmamalı” dedi.
IMF, dün yayınlanan Ortadoğu ve Orta Asya için 2020 bölgesel ekonomik tahminlerinde, İran ekonomisinin 2019’daki yüzde 7,6 oranında bir daralma gerçekleşmesine kıyasla bu yıl yüzde 6 oranında bir daralması beklendiğini bildirdi.
ABD yaptırımlarının yeniden benimsenmesi ile yükselen enflasyonun, geçen yıl yüzde 41,1’lik bir zirveden düşerek bu yıl yüzde 34,2’ye ulaşması bekleniyor.
IMF, İran hükümetinin mali açığının bu yıl GSYİH’nın yüzde 9,9 oranında genişleyeceğini tahmin ediyor. Geçtiğimiz yıl ise bu genişleme yüzde 5,7 oranındaydı.
İran Cumhurbaşkanı Ruhani önümüzdeki dönemde ekonomik durumun iyileşmesinin mümkün olduğunu ifade etti. Ekonomide canlanma eğilimi göstermek isteyen İran’da Mart 2021’e kadar 14 milyon ton buğday üretimi bekleniyor. Reuters’e göre koronavirüs salgını ülkede tarım sektörüne zarar vermezken, İranlılara gıda tedariki konusunda güvence verildiği aktarıldı.
Ruhani, şiddetli yağışların İran’ın 20 Mart 2021 İran Yeni Yılı’na kadar ihtiyaçlarını karşılayabilecek yerli tahıl üretimine olumlu yönde etki edeceğini söyledi. Ayrıca bu yıl 2,6 milyon ton pirinç ve 1,7 milyon ton şeker üretmeyi beklediklerini ifade etti.
İran Tarım Bakanlığı tarafından açıklanan ve yerel basında yayınlanan veriler, İran’ın geçen yıl yaklaşık 14,5 milyon ton buğday ürettiğini gösterdi. Bu rakam, bir önceki yıla göre 1,2 milyon tonun üzerinde bulunuyor.
İran Dışişleri Bakanı Muhammed Cevad Zarif, dün yaptığı açıklamada İran’a karşı uyguladığı azami baskı politikasının Trump’ın Dünya Sağlık Örgütü (WHO) finansmanını durdurma kararına benzediğine dikkat çekti.
Zarif, Twitter hesabından yaptığı açıklamada, “Dünya şu anda İran’ın her zaman yaşadıkları ve gördüklerine tanık oluyor. Gözdağı verme, tehditler ve kibirli propaganda sadece bağımlılık değil, aynı zamanda can alıyor. Tıpkı İran’a uygulanan maksimum baskı gibi. Salgın döneminde WHO’yu finanse etme konusundaki tutumu utanç verici olarak kalacak” ifadelerini kullandı.