Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı ABD’li mevkidaşı ile görüştü

Washington’da ABD-Suudi Arabistan Stratejik Diyaloğu’nun açılışı yapıldı. Pompeo “Krallığa silah satışı ile ilgili güçlü bir programı destekliyoruz” dedi. Prens Faysal bu ortaklığın hayati bir önem taşıdığını vurguladı

Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı Prens Faysal bin Ferhan Suudi Arabistan-ABD ortaklığının bölgedeki “aşırılık yanlısı ve terör güçleriyle mücadelede hayati önem taşıdığını” vurguladı. ABD Dışişleri Bakanı Mike Pompeo ise ülkesinin “Krallığa ABD’nin müttefiki olmasından hareketle, İran’ın tehditleri ve Ortadoğu’daki kötü niyetli davranışları ile mücadele ederken “güçlü silahlar tedarik etme konusunda” kararlı olduğunu vurguladı.

Prens Faysal bin Ferhan, ABD ve Suudi Arabistan arasındaki stratejik diyalog çerçevesinde Pompeo ile Washington’da yaptıkları ilk toplantının ardından “Suudi Arabistan-ABD ortaklığı, güvenliğimizi ve kalkınmamızı tehdit eden aşırılık yanlısı ve terör güçleriyle mücadelede hayati önem taşıyor” dedi. Bakan “Krallık, Washington ile arasındaki ilişkileri güçlendirmeyi ve bölgede istikrarı güçlendirmeye ilişkin çalışmalar yapmayı sabırsızlıkla bekliyor. Suudi Arabistan, Washington ile savunma ve ticari işbirliğini güçlendirecek. İran nükleer programı bölgenin güvenliği için bir tehdit oluşturuyor. İran’ın bölgenin istikrarını sarsmasına karşı mücadele vermeye devam edeceğiz” ifadelerini kullandı. Aynı zamanda bakan Suudi Arabistan’ın, G20 Zirvesi 2020 Dönem Başkanı sıfatıyla yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgınıyla mücadele etmeye yönelik çabalarını sürdüreceğini vurguladı.

Washington’da basın mensuplarının karşısında geçen Pompeo, “İran’ın kötü niyetli faaliyetleri ve bunun bölgesel güvenliğin yanı sıra ABD halkının refahına ve güvenliğine karşı oluşturduğu tehdit ile mücadele etme konusunda karşılıklı taahhütlerimizi bir kez daha teyit ettik. ABD, Suudi Arabistan Krallığı’na silah satımı ile ilgili güçlü bir programı destekliyor. Bu da Krallığın vatandaşlarını korumasına ve ABD’nin görevlerini sürdürmesine yardımcı olacak” dedi. Bakan “İran tehditleriyle mücadele etmek için gerekli bir acil durum ilanı” çerçevesinde silah satışının sekiz milyar doları aştığına dikkati çekti. İran’ın 2019 yılının Eylül ayında Suudi Arabistan’ın petrol tesislerine balistik füze saldırıları gerçekleştirdiğini ve Yemen’deki Husilerin Tahran’ın desteğiyle bombalama faaliyetlerine devam ettiğini hatırlatarak ABD’nin Krallığın güvenliğini desteklemesi gerektiğini vurguladı. Pompeo “ABD’nin taahhüdünün bir kısmı, Riyad’daki ABD büyükelçiliği için yeni bir binaya ek olarak bir milyar dolardan fazla bir yatırımla ülkede iki ABD konsolosluğu daha açılmasını kapsıyor” dedi.

Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) ve Bahreyn’in İsrail ile İbrahim Anlaşmaları çerçevesinde imzaladığı anlaşmalara değinen Pompeo “Bölgesel barış ve güvenliği sağlamaya yönelik ortak hedeflerimize büyük katkı sağlıyorlar. Bölgenin dinamizminde meydana gelen değişiklikleri yansıtıyorlar. Bu ülkeler, İran’ın nüfuzuna karşı savaşmak ve kalkınmayı güçlendirmek için bölgesel işbirliğine duyulan ihtiyacı oldukça iyi biliyorlar” açıklamasında bulundu. Krallığın, Filistinlileri İsrail ile müzakere masasına tekrar oturmaya teşvik edeceğini umduğunu dile getirerek Suudi Arabistan’ın bölgede istikrarı sağlayan bir güç olduğunu vurgulayan Pompeo “Ortaya çıkan sorunlara bakmaksızın, ülkelerimiz onlara dürüstlük, ortaklık ve saygı çerçevesinde yaklaşacak” şeklinde konuştu..

Pompeo dün Suudi Arabistan ve ABD arasındaki stratejik diyalog oturumları düzenlenmeden önce Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı Prens Faysal bin Ferhan ile Washington’daki Dışişleri Bakanlığı binasında bir araya geldi. Söz konusu görüşme esnasında Pompeo “İran’ın istikrarı sarsan davranışları, Suudi Arabistan’ın güvenliğini tehdit ediyor ve küresel ticareti sekteye uğratıyor. Washington, Riyad ile bölgesel güvenliğin ve halklarımızın güvenliğinin nasıl sağlanacağı ile ilgili kapsamlı müzakerelerde bulundu” dedi.

Suudi Arabistan-ABD ilişkisinin 75 yıl önce ABD Başkanı Franklin Delano Roosevelt ve Kral Abdulaziz’in attığı temele dayandığını ifade eden Pompeo,  Suudi Arabistan Krallığı’nın bu karışık bölgede önemli bir ortak olduğunu ve iki ülkenin halkları arasındaki ilişkinin o günden beri geliştiğini vurguladı. Pompeo “Bugün ülkelerimiz arasında derin ve istikrarlı bir işbirliği mevcut. Buna Krallığın birçok cephede barışı ve bölgesel kalkınmayı güçlendirme, ekonomiyi dönüştürme, 2030 Vizyonu hedefleri uyarınca kadınları güçlendirme ve Yemen’deki çatışmayı sona erdirecek müzakereleri kolaylaştırma konusunda büyük ilerleme kaydetmesi ekleniyor” dedi.

Prens Faysal, İran rejiminin Yemen’dekiler de dahil olmak üzere terörist gruplara maddi destek sağladığına dikkat çekerek Husilerin İran yapımı 300’den fazla balistik füze ve insansız hava aracını Krallığa doğru fırlattığını söyledi. Aynı zamanda nükleer programlarını, balistik füzelerini ve kötü niyetli faaliyetlerini artırmalarının bölge ve dünya için büyük bir tehlike oluşturduğunu söyleyerek her iki ülkenin de İran’ın istikrarı sarsan davranışları ile mücadele etme ve bunları engelleme konusunda kararlı olduğunu vurguladı.

Prens Faysal “Yemen’de kapsamlı bir siyasi çözümü desteklemeyi ve oradaki insani durumu iyileştirmek için gösterilen çabaları ele aldık. Buna ek olarak Husilerin tam erişim izni vermediği Kızıldeniz’deki Safer petrol tankeri konusunda da oldukça endişeliyiz. Nitekim bu, Yemen kıyılarına ve bölgedeki deniz yaşamına bir daha onarılamayacak derecede zarar verecek bir çevre felaketi yaşanmasını tehdit ediyor” dedi.

Prens Faysal iki ülke arasındaki stratejik diyaloğun, kalıcı bir ortaklığın temellerinin atıldığı Başkan Roosevelt ile Kral Abdulaziz Al Suud’un 1945 yılında USS Quincy’de yaptıkları tarihi görüşmeden 75 yıl sonra yapıldığına dikkati çekti. Prens Faysal bugün, Kral Selman ve Veliaht Prens Muhammed bin Selman ile Başkan Trump liderliğindeki iki ülkenin ilişkilerini pekiştirmeyi, kurumsal işbirliklerini güçlendirmeyi ve ortaklıklarını yeni boyutlara taşımayı dört gözle beklediğini kaydetti.

Şarkul Avsat