Yemen Dışişleri Bakanı Muhammed el-Hadrami ve BM Yemen Özel Temsilcisi Martin Griffiths'in Yardımcısı Muin Şureym, dün, bir araya geldi (SABA)

Yemen ve BM arasında barış diplomasisi sürüyor

Yemen hükümeti, BM Yemen Özel Temsilcisi Martin Griffiths’in ülkeye barış getirmek için takip ettiği rotaya yönelik yaklaşımlarının olumlu olduğunu belirtti. Ancak bu rotaya destek verilmesi için “üç referansa dayalı kapsamlı ve kalıcı bir çözüm, darbenin sona erdirilmesi ve Yemen halkının acısının hafifletmesi” maddelerinin hayata geçirilmesini şart koştu.

Yemen Dışişleri Bakanı Muhammed el-Hadrami, Meşruiyetin, BM elçisinin görevlerini kolaylaştırma ve üç referansa dayalı kapsamlı ve kalıcı bir çözüme ulaşma konusundaki istekliliğini vurguladı. Hadrami, BM Yemen Özel Temsilcisi Martin Griffiths’in Yardımcısı Muin Şureym ile dün yaptığı görüşmede, hükümetin uluslararası çözüm yolunu izleme taahhüdünü ve Griffiths’in görevlerini kolaylaştırma kararlılığını yineledi.

BM Yemen Özel Temsilcisi Martin Griffiths, birkaç ay önce, tarafların talebi üzerine birden çok kez değiştirilen kapsamlı çözüm için ortak bildirge taslağını, çatışmanın taraflarına sundu. Diğer yandan Griffiths, son haftalarda iki tarafı, yüz yüze, bir araya getirme çabalarını yoğunlaştırdı.

Yemen haber ajansı SABA’ya göre, Yemen Dışişleri Bakanı Hadrami, “Yemenlilere zarar vermek amacıyla kendi kontrol alanlarındaki petrol türevlerinde uydurma bir kriz yaratma uygulamalarını sürdürmek, savaş makineleri finanse etmek ve söz konusu meseleyi siyasi ranta çevirmek” gibi eylemleri sebebiyle Husileri kınadı.

Hadrami, konuya ilişkin yaptığı açıklamalarda şunları söyledi:” Hükümet, Esir ve Kaçıranlar Komitesi toplantılarına devam etme konusunda kararlı. Daha önce varılan anlaşmalara ve “herkes için herkes” ilkesine dayanarak gazeteciler, aktivistler, esirler ve Güvenlik Konseyi kararlarında yer alan dört kişi dahil tüm tutukluların serbest bırakılması hedefleniyor. Diğer yandan yüzen petrol tankı Safer’in BM uzmanları tarafından incelenip onarılması için Husi milisleri üzerindeki uluslararası baskı devam ettirilmeli. Tankın denetim ve bakımının geciktirilmesi Yemen ve bölge kıyı şeridinde çevre kirliliğine yol açabilir, bu da ciddi bir çevre felaketine sebep olabilir.”

Konuyla ilgili açıklamalarda bulunan bir diğer isim BM Yemen Özel Temsilcisi Yardımcısı Muin Şureym ise şunları söyledi: “BM, ateşkesin sağlanması ve siyasi istişarelerin yeniden başlatılmasına yönelik çabaların sürdürülmesi konularında kararlı. BM, “Safir” tankının Yemen ve bölge kıyı şeridinde yol açacağı olası bir felaketin önüne geçmek için çaba sarf ediyor.

Yemen Hükümet Sözcüsü Raci Badi konuya ilişkin Şarku’l Avsat’a yaptığı değerlendirmelerde şu ifadeleri kullandı: “Hükümetin tüm çabaları ve tüm uluslararası çağrı ve girişimleri olumlu bir şekilde ele alma isteği, Husi milislerinin inatçılığı veya anlaşılmazlığı ile karşılık buluyor. BM, sonuncusu Taiz ve Ed-Durayhimi’de olmak üzere Husilerin işlediği suçlara yönelik gevşek ve yumuşak bir politika izliyor. Kınamaları bile ürkek yapıyor, işlenen suçların kim tarafından gerçekleştirildiğini herkes biliyor. Buna rağmen bu eylemleri yapanları isim vermeden kınamakla yetiniyor. Husiler, uluslararası toplumun daha sert bir söylem benimsediğini ve daha ciddi adımlar atığını hissetmezse, Yemenlilerin çilesi devam edecek. ABD yönetiminin Husileri terörist hareket olarak sınıflandırmaya yönelik çabalarını olumlu bir şekilde ele almalıyız. Diğer yandan BM’nin Husileri barışa ikna etme hamleleri serabın ardından yürümek gibi. İyimser değiliz. Husiler tarafından ortak bildirge taslağının sunulmasının dışında olumlu bir işaret yok. Husiler, altı aydır, BM elçisinin Sana’ya ziyaretini engelliyorlar. Tüm askeri cephelerde tırmanış var. Husiler diplomatlarla yaptıkları gizli görüşmelerinde sadece askeri bir çözüm istediklerini söylüyorlar.”

Şarku’l Avsat