İran, yüzde 20 zenginleştirilmiş 55 kilogram uranyum üretti

İranlı yetkililer dün, yüzde 20 zenginleştirilmiş uranyum stokunun 55 kilograma ulaştığını açıkladılar. Bu açıklama, geçtiğimiz Ocak ayında onaylanan ve sürecin başlamasını sağlayan İran yasalarına göre aylık on kilogramdan fazla uranyum zenginleştirildiğine işaret etti.

Açıklama, Tahran ve Washington’ın P5+1 ülkeleri (BMGK’nın 5 daimi üyesi İngiltere, ABD, Çin, Fransa, Rusya + Almanya) ile İran arasında 2015 yılında imzalanan Kapsamlı Ortak Eylem Planı’nı (KOEP) diğer bir deyişle nükleer anlaşmayı canlandırmanın yollarını bulmak amacıyla Viyana’da ‘yapıcı’ olarak nitelendirilen dolaylı görüşmelerin gerçeklemesinden bir gün sonra yapıldı.

İran Meclisi, ABD’nin 2018 yılında nükleer anlaşmadan tek taraflı olarak çekilmesine yanıt olarak geçtiğimiz yıl, hükümeti, nükleer anlaşmayı ihlal eden ikinci paketi uygulamaya zorlayan bir yasayı onayladı.

Yasa, İran’ı uranyumu yüzde 20 saflıkta zenginleştirmeye başlamaya mecbur bırakıyor. Yasa aynı zamanda ayda ortalama on kilogram olarak her yıl en az 120 kilogram uranyumun bu düzeyde zenginleştirilmesini şart koşuyor.

İran Atom Enerjisi Kurumu Sözcüsü Behruz Kemalvendi, İran’ın zenginleştirilmiş uranyum stoku hızının ‘yüzde 40’a kadar’ arttığını belirtti. Reuters’ın haberine göre İran devlet televizyonuna konuşan Kemalvendi, “Dört aydan daha kısa bir sürede yüzde 20 oranında zenginleştirilmiş 55 kilogram uranyum ürettik. Yaklaşık sekiz ayda 120 kilograma ulaşabiliriz” ifadelerini kullandı.

Bugün uranyumun yüzde 20 oranında zenginleştirilmesi oldukça yüksek bir rakamı temsil ederken bu düzeye ulaşmak, nükleer silah yapmak için uygun bir seviyede uranyum zenginleştirme yolunda atılan büyük bir adım olarak görülüyor.

İran’ın nükleer silah geliştirebilmesi için ihtiyacı olan yüzde 90 saflıkta 56 kilogram zenginleştirilmiş uranyum üretmesi gerekiyor. Bunun için de yüzde 20 saflıkta 260 kilograma kadar zenginleştirilmiş uranyuma ihtiyacı var.

Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı (UAEA) tarafından Şubat ayında yayınlanan İran’ın nükleer faaliyetlerine ilişkin üç aylık raporda, İran’ın 16 Şubat tarihine kadar yüzde 20 saflıkta zenginleştirilmiş 17,6 kilogram uranyum stokladığı belirtildi.

Üst düzey bir diplomat, İran’ın ayda yüzde 20 saflıkta zenginleştirilmiş 15 kilograma kadar uranyum stokladığını söyledi.

İran’ın nükleer anlaşmayı ihlal etme yılında attığı son adım çerçevesinde Tahran, Fordo Nükleer Tesisi’nde yüzde 20 saflıkta uranyum zenginleştirmeye başladı. Fordo Nükleer Tesisi, olası hava saldırılarından korunması için bir dağın göbeğinde, yer altında gizlice inşa edildi. Nükleer anlaşmaya göre İran’ın Fordo Nükleer Tesisi’nde uranyum zenginleştirmesine hiçbir şekilde izin verilmiyor.

İran Meclis Başkanı Muhammed Bakır Kalibaf, Meclis’in onayladığı nükleer yasasının uygulanıp uygulanmadığını teyit etmek amacıyla Ocak ayı sonlarında Fordo Nükleer Tesisi’ni ziyaret etti. Kalibaf o dönem yaptığı açıklamada, “Gerek yaklaşık yüzde 20 oranında uranyum zenginleştirme konusunda olsun, gerek zaman çizelgesi açısından olsun planın önündeyiz” dedi.

İran, Ocak ayına kadar uranyumu yüzde 4,5 oranının üzerinde (bu oran nükleer anlaşmada öngörülen yüzde 3,67’lik sınırını aşıyor) zenginleştirmemişti. Yine de Tahran’ın nükleer anlaşma imzalanmadan önce ulaştığı yüzde 20’lik zenginleştirme oranın çok altında kalıyordu.

İran geçtiğimiz salı günü dokuzuncu nesil santrifüjler (IR9) üzerinde ‘mekanik testler’ yaptığını duyurdu. IR9, ilk nesil santrifüjlerden (IR1) 50 kat daha fazla uranyum zenginleştirme kapasitesine sahip. Nükleer anlaşmada 5 bin 60 adet IR1’in çalışmasına izin veriliyordu.

Reuters’ın haberine göre diplomatik kaynaklar dün, iki gizli nükleer tesiste izin verilenin üzerinde uranyum izlerine rastlanması sonrası Tahran’ın açıklamada bulunması amacıyla UAEA ile İran arasında yapılması planlanan görüşmelerin ertelendiğini açıkladılar.

Bu durum, Batı ile İran yakınlaşmasında ilerleme kaydedilmesi şansını sınırlarken UAEA ile Tahran arasında bu konuda atılan adımları riske atıyor.

İran ile 2015 yılında imzalanan nükleer anlaşma, UAEA ve ABD istihbarat kurumlarının ortaya çıkardığı, İran’ın 2003 yılında durdurduğu gizli nükleer silah programının yeniden başlaması ihtimalini etkili bir şekilde sona erdirdi. Ancak UAEA müfettişleri son iki yılda, İran’ın daha önce varlıklarını duyurmadığı üç nükleer tesisinde yüksek düzeyde işlenmiş uranyum izleri buldular. Bu da Tahran’ın, hakkında henüz hiçbir şey bilinmeyen geçmiş faaliyetlerle bağlantılı nükleer maddeye sahip olduğunu gösterdi.

UAEA, Tahran ile Batı arasında bir gerilim yaşanmasını önlemek amacıyla İran’ın nükleer silah üretiminde kullanmaması için bu maddelerin izini sürmek istiyor. UAEA ayrıca Haziran ayı başlarına kadar ilerleme kaydedebilmek amacıyla İran ile bu ayın başlarından itibaren görüşmelerde bulunacağını açıklamıştı.

Avrupalı ​​bir diplomatik kaynak yaptığı açıklamada, görüşmelere başlama tarihinin birkaç hafta ertelendiğini ve sürenin en az iki hafta olabileceğini söyledi. Avrupalı diplomat, gecikmenin nedeninin teknik bir durumdan kaynaklandığını da sözlerine ekledi. Yine Avrupalı iki diplomat, görüşmelerin başlangıç tarihinin ertelendiğini belirttiler. Diplomatlardan biri, İran ile görüşmelerde bulunacak olan UAEA heyetine Başmüfettiş Massimo Aparo’nun başkanlık edeceğini kaydetti.

Öte yandan UAEA sözcüsü kendisine sorulan gecikmenin nedenlerine ilişkin soruya verdiği cevapta, görüşmelerin tarihi olarak Nisan ayının onaylandığını söyledi. İranlı yetkililer ise yorum taleplerine henüz yanıt vermedi.

Şarkul Avsat