Lübnan’daki iktidar, neredeyse tüm tanınırlığını kaybetti

Lübnan Kuvvetleri Partisi Başkanı Samir Caca, Cumhurbaşkanı Mişel Avn dönemi için “Daha iyi olabilirdi. Ancak fırsatı kaçırdı ve bizi, Lübnan’ın, modern tarihinde hiç yaşamadığı bir duruma götürdü” ifadelerini kullandı. Caca, “Mevcut otorite, ister yabancı isterse de Arap olsun, neredeyse tüm tanınırlığını kaybetti ve tüm güvenilirliğini yitirdi. Lübnan’ın başını toprağın altına koydu ve ne dışarıda ne de içeride kimse ona inanmıyor” dedi.

Şarku’l Avsat’a konuşan Caca, hükümeti kurmakla yetkili Saad Hariri’nin hükümetin kurulmasını ‘engellemesine’ dair Avn’ın Temsilciler Meclisi’ne mesajının, hükümetin yakın zamanda kurulmasına ilişkin tüm umutları tükettiğini belirtti. Caca, Lübnan’daki krizden çıkmanın tek yolunun iktidarı yeniden üreten erken parlamento seçimleri olduğunu ifade etti.

Samir Caca, geçtiğimiz Perşembe günü Suriye rejimine destek veren Suriyelilerle yaşanan çatışmaların ardından ‘Lübnan Kuvvetleri’ne karşı başlatılan kampanyanın ‘acımasızca’ olduğunu söyledi. Caca, bu durumun, Suriye istihbarat servislerinden, Lübnan’daki gruplarından ve yandaş partilerden Suriyeli mültecilerin Lübnan’daki varlıklarının sömürülmesiyle yaşananlarla hiçbir ilgisi olmadığını belirtti. Samir Caca, “Bu, tüm yasaları ve düzenlemeleri ihlal eden bir meseledir. Çünkü bir mülteci veya yerinden edilmiş bir kişi, tüm uluslararası yasalarda, tıpkı herkes gibi tam insan haklarına sahiptir. Ancak yerinden edildiği ülkede hiçbir siyasi hakkı bulunmuyor” değerlendirmesinde bulundu. “Bu mantıkla, Beşşar Esed’i destekleyenlerin ve ona oy vermeye gidenlerin, rejim onlara bir tehdit oluşturmadığı takdirde o zaman Suriye’ye gidebilir” diyen Caca, “Suriye bayrakları, Beşşar Esed’in fotoğrafları ve ilgili marşlar çaldıkları hoparlörlerle Esed’in zulmünden zarar gören bölgelerde yürüyüşler düzenlemeleri, kesinlikle kabul edilemez” dedi. Caca ayrıca, ‘mültecilerin bir kısmının tüm ilke ve inançlardan, ayrıca Lübnan egemenliğinden uzak siyasi hedefler için seferber edildiğini’ reddetti.

Caca, çatışmaların ardından Lübnan Kuvvetleri için yapılan ‘yol kesici’ benzetmesini de sert bir dille reddederken, “Biz haydut değiliz, barış elçileriyiz. Lübnan savaşından sonra Lübnan barışının bedelini ödeyenlerin çoğu, etkili bir devlet ve hukuk devleti inşa etmek isteyenlerin çoğu biziz. Ama ülkenizin bir anlamda ihlal edildiğini görürseniz, işleri yoluna sokmanız gerekir” ifadelerini kullandı. Samir Caca, “Dün açıkça gördüğümüz bir şekilde ülkemizin gasp edilmesini dün de bugün de kabul etmedik, yarın da kabul etmeyeceğiz” dedi.

 

Caca: Mevcut otorite, tüm tanınırlığını kaybetti

Lübnan’daki krize ve bununla başa çıkma yollarına gelince, Caca açısından durum açık. Zira Lübnan’daki sorun teknik değil. Yani sorun, bu veya şu vergi politikası ve bu ekonomik politika arasında seçim yapmak anlamına gelmiyor. Aksine sorun, tüm anlamıyla bir otorite sorunu. Bu çerçevede Samir Caca, “Bu nedenle detaylarda veya teknik yönlerde çözüm aramaya çalışmak boşunadır. Ancak sonuçta mevcut sorunları çözmek için teknik yönler gereklidir. Ama tüm bunlardan önce, siyasi irade ve siyasi niyete ihtiyaç var ve bu şu anda mevcut değil” açıklamasında bulundu. Lübnan Kuvvetleri Başkanı, “Mevcut otorite, ister yabancı isterse de Arap olsun, neredeyse tüm tanınırlığını kaybetti ve tüm güvenilirliğini yitirdi. Lübnan’ın başını toprağın altına soktu ve ne dışarıda ne de içeride kimse ona inanmıyor. Dolayısıyla hükümet kurma meselesi bile, bir yere varacağı hususunda umut vermiyor. Bu noktada bir buçuk yıldır bir hükümet kurma sürecine giremedik. Dr. Mustafa Edib hususunda, kendisine yönelik saygımızla birlikte, onun adı altına ve kurmaya çalıştığı hükümetin altına girmeyi kabul etmedik. Çünkü mevcut otoritenin varlığıyla, şu sözün doğru olduğunu biliyoruz; ‘Felç durumunun tedavisi bulunmuyor’” değerlendirmesinde bulundu.

Çözüme ilişkin olarak ise “Tek bir çözüm var; Mevcut otoriteyi erken parlamento seçimleri yoluyla yeniden yapılandırmak” diyen Caca, “İlk andan itibaren erken parlamento seçimleri öneriyoruz ve bunu yapmaya devam edeceğiz. Çünkü bize göre Lübnan’da gerçek bir değişime ve ciddi bir kurtarmanın başlangıcına olanak sağlayabilecek tek çözüm bu” ifadelerini kullandı.

 

Özgür Yurtsever Hareket ve Hizbullah vurgusu

Lübnan Kuvvetleri Partisi Başkanı, iktidar güçlerinin yönetime sıkı sıkıya tutunması çerçevesinde bu çözüme ulaşmanın yolu hakkında da görüş bildirdi. Caca, “Devamlı siyasi ve medya baskısından başka aracımız yok. Halk gruplarının ve siyasi grupların çoğu bu gerçeklikten hoşnut olursa, yaptığımızdan fazlasını yapamayacağımız için sorumluluk almalılar” dedi. Mevcut otoritenin halk iradesinin bir yansıması olup olmadığına ilişkin olarak ise, “İktidara sıkı sıkıya bağlı güçleri destekleyen halk çoğunluğu çözüme yardımcı olmalı. Bugün Özgür Yurtsever Hareket gruplarının geri kalanı ve Hizbullah yandaşları geri çekilirse bu, çözüme yardımcı olacaktır. Ama bizi buraya getiren taraflara ve güçlere tutunmaya devam etmek istiyorlarsa, bu bağlılığın sonuçlarına katlanmak zorundalar. Ne yazık ki, Lübnan halkının geri kalanı, bazılarının kendi liderliklerine ve partilerine bağlılığın bedelini ödüyor” şeklinde konuştu.

 

Yaklaşan seçimler

Caca, ‘çok büyük uluslararası ve Arap baskısını’ gerekçe göstererek, gelecek yıl yapılması planlanan parlamento seçimlerini erteleme olasılığını uzak görürken, “Tüm Arap ve yabancı güçler, yaklaşan parlamento seçimlerinin ertelenmesini önermeye yönelen Lübnanlı yetkililere karşı ciddi adımlar atmaya hazır. Bundan daha fazlasını söyleyeceğim, milletvekili seçimlerinin ‘meydana gelen ve seçimlerin zamanında yapılması için giderek daha fazla gerçekleşecek olan çok büyük baskıya dayanarak’, zamanında yapılması kaçınılmazdır. Ama şu andan seçimlere kadar sürece ilişkin sorun şu ki, her gün yeni bir kriz ortaya çıkıyor ve Lübnan, şu an yaşadığımıza benzer bir 365 güne tahammül edemez. Bu nedenle ve özellikle de Cumhurbaşkanının parlamentoya verdiği mesajdan sonra, bir hükümet kurma ümidi azaldığı için parlamento seçimleri yapma önerimize bağlı kalmaya devam edeceğiz” dedi.

Tek endişesinin cumhurbaşkanlığına ulaşmak için milletvekili sayısını artırmak olduğunu belirten Samir Caca, “Siyasi projemizi ortaya koyabilmek için otorite içindeki tüm pozisyonlara ilerlemek istiyoruz. Bu doğaldır ve bu herhangi bir siyasi partinin varlığının sebebidir” ifadelerini kullandı. Bununla birlikte Caca, “Kelimenin tam anlamıyla başkanlığa ulaşmak isteyen herkes, parlamentodaki hiçbir seçmenin hoşnutsuzluğuna sebep olmamalı, sağa sola gitmeli ve hiçbir konuda net bir tutum takınmamalıdır. Anlaşmalara ve uzlaşmalara ulaşmalıdır. Sonuç olarak bu benzetme, ne benim için ne de açık ve tutarlı tavırlar takınan Lübnan Kuvvetleri için geçerli değil” dedi.

 

“Sözde muhalefet güçleri artık muhalif değil”

Muhalefet güçlerinin bu otorite karşısında bir vizyon veya tavır ortaya koyamamasının nedenine de değinen Lübnan Kuvvetleri Başkanı, “Sözde muhalefet güçleri artık muhalif değil. Muhalefet güçleri Lübnan Kuvvetleri Partisi, Ketaib Partisi ve sivil toplumu temsil etme sözü verenlerin bazıları için bir kinaye haline geldi. Toplumun birçok üyesi gibi bunlar, gerçek muhalif güçlerdir” dedi. Öte yandan Caca, ‘bir yandan temsil ettikleri karakterleri, diğer yandan da bazı üyelerinin güvenilirliği konusunda ciddi olarak sorgulanan sivil toplumdan bazı yeni gruplara’ ilişkin soru işaretleri olduğuna dikkati çekti. Bununla birlikte Caca’nın “Aramızda, bir çabamız olmadan birleşik bir vizyon var” dediği gibi bu durum, Ketaib ile birleşik bir konuma uzanmıyor.

Caca, Cumhurbaşkanı Mişel Avn’ın sona yaklaşan dönemine dair yorum yapmayı reddederek cevabı halka bırakırken, “Avn’ın dönemi, Lübnan’ın en iyilerinden biri olabilirdi. Ama ne yazık ki 2016’da bu fırsat kaybedildi. Onlardan beklenenin veya yapmaları gerekenin tam tersini yaptılar” dedi. Samir Caca, “Lübnan, modern tarihinde içinde bulunduğumuz duruma benzer bir durum yaşamadı. Ama şu anda bunu konuşmanın bir faydası yok, hepimizin erken parlamento seçimlerinin mümkün olan en hızlı zamanda yapılması için daha çok çaba sarf etmesi gerekiyor. Elimizdeki tek kurtuluş kapısı bu” değerlendirmesinde bulundu.

“Bu seçimler gerçekten de otoriteyi yeniden şekillendirebilecek mi?” sorusuna Samir Caca, “Lübnan halkının çektiği onca şeyden sonra, bazıları 2016’da oy kullandıkları gibi oy kullanmak isterse, ‘La Havle Vela Kuvvete İlla Billah’” şeklinde yanıt verdi. Caca, “İnsanlar sorumluluklarını üstlenmek zorundalar, ancak kişisel görüşüme göre, insanlar bu iki yılda maruz kaldıklarından daha fazla eziyete maruz kalamazlar. Aynı siyasi elitlere aynı şekilde oy verirlerse sonuç, felaket olur ve yaşanmaz bir toplum oluruz. Parlamento içindeki dengede değişikliğe uzanan bir farklılık olacağını umuyorum. Bu nedenle yeni bir gerçek başkan ve etkili bir kurtarma hükümeti için umudumuz var” ifadelerini kullandı.

Şarkul Avsat