Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı: Husiler barışçıl teklifimize rağmen askeri yolu tercih ediyor

Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı Prens Faysal bin Ferhan, Husilerin açık bir şekilde Yemen’de askeri çözümü tercih ederek sahada üstünlük sağlamaya çalıştıklarını bidirdi. Bakan, Suudi Arabistan’ın milislere mesajının barışçıl diyalogu kabul etmeleri ve Yemen’in geleceğinin bir parçası olmaları yönünde olduğuna işaret etti.

Prens Faysal bin Ferhan, sözlerine şöyle devam etti:

“Yemen’deki krizin çözümü için girişimde bulunduk. Ateşkes teklifi yaptık. Ancak Husiler teklifi kabul etmediler. Barış teklifine rağmen Suudi Arabistan’da ve Yemen’de sivilleri hedef almaya devam ettiler.”

Suudi Bakan’ın açıklamaları, önemli güvenlik konularını araştırma noktasında önde gelen düşünürleri, hükümet yetkililerini ve gazetecileri bir araya getiren Amerikan düşünce kuruluşu Aspen Güvenlik Forumu’nun düzenlediği online oturum sırasında geldi.

Prens Faysal bin Ferhan, İran’ın Körfez’deki denizcilik operasyonlarını tehdit ettiğini ve Lübnan’daki krizin bir parçası olduğunu söyledi. Ayrıca İran’ın Husilere silah sağlayarak ve seyrüsefer hattını tehlikeye atarak bölgede olumsuz bir aktör haline geldiğini vurguladı. Bakan, Tahran’ın bölgedeki istikrarsızlığı körüklemekten vazgeçmesi gerektiğinin altını çizdi.

Prens Faysal bin Ferhan, İran meselesindeki en büyük zorluğun Tahran’la herhangi bir anlaşma ile nükleer silah elde etmesini önleme noktasında garanti vermesini sağlamak olduğunu belirtti. “Anlaşma, İran’ın asla nükleer silah elde etmeyeceğini garanti ediyorsa, Tahran ile olan nükleer anlaşmayı destekleyeceğiz” ifadelerini kullandı.

Prens Faysal bin Ferhan ülkesinin Biden yönetimiyle ilişkilerine dair şunları söyledi:

“Bölgesel güvenlik ve iklim değişikliği de dahil olmak üzere tüm ABD yönetimleri ile güçlü bir diyalog kurmaya devam ediyoruz. İran’ın faaliyetleri ve deniz seyrüseferini engellemesi gibi her iki ülkeyi ilgilendiren konuları ABD ile de görüşüyoruz. Küresel denizcilik için çalışıyoruz.”

Konuşmasında İbrahim Anlaşmaları’na da değinen bakan, bunun bölgedeki katılımı artırmak için olumlu olduğuna dikkat çekti. Filistin-İsrail çatışması çözülmeden bölgede uzun vadeli istikrar sağlanamayacağını vurguladı. Bakan ayrıca Suudi Arabistan’ın terör, terörün finansmanı ve aşırılıkçı ideolojiyle mücadelede önde gelen ülkelerden biri haline geldiğinin altını çizdi.

Prens Faysal bin Ferhan’ın gündeminde Washington ve Çin arasındaki anlaşmazlık da vardı:

“ABD ile Çin arasındaki anlaşmazlıklar noktasında olumlu bir şekilde çalışmak önemli. Küresel piyasalar, en büyük iki ekonomi arasındaki ilişkilerdeki çöküşle baş edemez.”

Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı, “Çok iyi” olarak nitelendirdiği Katar ile var olan ilişkilere dair de şunları söyledi:

“Bir kaç konuda Katar ile birlikte çalışıyoruz. Bölgesel refahın sağlanması için Körfez İşbirliği Konseyi’ndeki (KİK) ortak çalışmalara devam ediyoruz. El-Ula Zirvesi anlaşmazlıkların çözümüne katkı sağladı ve KİK’in etkinliğini kanıtladı.”

Prens Faysal bin Ferhan konuşmasında Cemal Kaşıkçı cinayetine ilişkin de değerlendirmelerde bulundu:

“Kaşıkçı cinayetine karışanları sorumlu tuttuk. Bir daha böyle bir durumun yaşanmaması için önlemler aldık. Kaşıkçı cinayeti gibi bir olayın Krallık veya herhangi bir yerde bir daha tekrarlanmaması için sağlam önlemler uygulamaya koyduk.”

Prens Faysal bin Ferhan, Suudi Arabistan’ın Vizyon 2030 hedefleri hakkında da açıklamalarda bulundu. Bakan, turizm, eğlence, sanat ve kültür alanlarında Krallığın kamusal alanlardaki dönüştürücü etkisine dikkat çekerek “Vizyon 2030 hedeflerine zamanında ulaşacağımıza inanıyoruz” ifadelerini kullandı.

Şarkul Avsat