Taliban unsurları Kabil’e yaklaştı

Hükümet, ateşkes karşılığında iktidarı paylaşmayı teklif ederken Taliban, başkente 150 kilometre uzaklıktaki stratejik Gazne’yi ele geçirdi.

Taliban hareketi, stratejik Herat ve Gazne şehirlerini ele geçirmesinin ardından 12 Ağustos’ta Afganistan’ın başkenti Kabil’e daha da yaklaştı. Hareket, Kandahar şehrine de baskınlar düzenlemeye başladı. Taliban, ülkenin kuzeyinin yarısından fazlasını birkaç gün içinde ele geçirmiş durumda.

Stratejik Gazne şehri, Kabil’in 150 kilometre güneybatısında yer alıyor. Hükümet, şehri kaybettiğini kabul etti ancak çatışmaların da hala devam ettiğini bildirdi. Afganistan İçişleri Bakanlığı Sözcüsü Mirwais Stanikzai, WhatsApp uygulaması aracılığıyla medya organlarına gönderdiği mesajda, “Düşman Gazne’nin kontrolünü ele geçirdi” diyerek, güvenlik güçlerinin direndiğini ve çatışmalar yaşandığını söyledi.

Yabancı güçlerin Afganistan’dan geri çekilmesinin bu ayın sonunda tamamlanması planlanıyor. Süreçten yararlanan Taliban, mayıs ayında saldırılarına başladı. Kabil’e en yakın işgal ettikleri vilayet yönetim merkezi Gazne oldu.

Taliban, son günlerde hızlı bir ilerleme kaydetti. Bir hafta içerisinde 7’si ülkenin kuzeyinde olmak üzere 34 vilayetin 11’inin yönetim merkezini kontrol altına aldı. Taliban militanları, Afganistan Devlet Başkanı Eşref Gani’nin geçen çarşamba günü kuvvetlerinin moralini yükseltme amacıyla ziyaret ettiği kuzeydeki en büyük şehir olan Mezar-ı Şerif’i de kuşattı. Hareket salı gecesi Kabil’e 200 km uzaklıktaki Bağlan vilayetinin yönetim merkezi Puli Humri’nin kontrolünü ele geçirmeyi başardı. Böylece başkente kuzeyden ve güneyden yaklaşmış oldu.

2018’de kısa bir süre düşen Gazne, Taliban’ın 300 km güneydeki Kabil ile Tacikistan arasında, ülkenin kuzeydoğusuna uzanan stratejik yol Kunduz’un ardından bugüne kadarki en büyük kazanımı oldu. Taliban, bir süredir Kabil’den onlarca kilometre uzaklıktaki Vardak ve Logar vilayetlerinde bulunuyor olsa da Gazne’yi kontrol etmesi, başkent için oldukça endişe verici bir işaret. Gazne, militanların saldırılarını başlatmalarından bu yana işgal ettikleri, Kabil’e en yakın yönetim merkezi sayılıyor.

Şehir, Kabil’i Afganistan’ın güneydeki ikinci büyük şehir olan Kandahar’a bağlayan ana eksen üzerinde önemli bir nokta. Kuşatılması, militanların ordunun güneydeki kara tedarik hatlarını kesmesine izin veriyor. Afgan Hava Kuvvetleri üzerindeki baskıyı da ikiye katlıyor. Öyle ki kuvvetlerin, Taliban mevziilerini bombalaması ve karadan ulaşılamayan bölgelere takviye ve malzeme sağlaması gerekiyor. Taliban militanları, birkaç aydır aynı adı taşıyan yönetim merkezi Kandahar’ı ve hareketin geleneksel kaleleri olan Helmand vilayetinin yönetim merkezi Leşkergâh’ı kuşatma altında tutuyor.

Taliban ve Afgan güçler arasında günlerdir şiddetli çatışmalar yaşanıyor. Geçen çarşamba günü Taliban, Twitter üzerinden her yeni şehre girişlerinde olduğu gibi, ‘yüzlerce mahkûmu kurtarmak’ amacıyla Kandahar’daki hapishanenin kontrolünü de ele geçirdiklerini duyurdu.

Afganistan ordusu, 4 Ağustos’ta Leşkergâh’ta sivillerin ağır bedeller ödediği kanlı çatışmaların ardından Afgan topçuları tarafından bombalanmıştı. Şehre sızan Taliban militanlarını çıkartmak için karşı saldırı başlattı. Bir ay boyunca Leşkergâh, Kandahar, Herat (batı) ve Kunduz’daki çatışmalarda çocuklar da dahil olmak üzere en az 183 sivil yaşamını yitirdi.

Birleşmiş Milletler’e (BM) göre şiddet eylemleri nedeniyle yılın başından bu yana en az 395 bin kişi yerinden edildi. İnsani krizin derinleşmesi nedeniyle son günlerde birçok sivil Kabil’e akın etti. Bazıları, halen gözlerinin önünde Taliban’ın vahşetinin travmasını yaşıyor olsa da başkentteki mülteci kamplarında tam bir yoksunluk içinde direnmeye çalışıyorlar.

Yabancı güçler, ABD’deki 11 Eylül 2011 saldırılarının ardından Taliban’ı iktidardan uzaklaştırmak için yaptıkları yirmi yıllık müdahalenin ardından bu ayın sonunda Afganistan’dan tamamen çekilmek zorunda. Washington, ABD’lilerin yıllardır eğittiği, finanse ettiği ve donattığı Afgan ordusunun son günlerde zayıflamasından duyduğu rahatsızlığı gizlemedi.

Hükümetin müzakere ekibinden bir kaynak, 12 Ağustos’ta Katar’daki müzakerecilerin, ülkeyi kasıp kavuran şiddeti durdurması karşılığında Taliban’a iktidar paylaşımı anlaşması teklif ettiğini söyledi. İsminin açıklanmasını istemeyen kaynak, “Evet, hükümet Katarlı arabulucular aracılığıyla bir teklifte bulundu. Öneri, ülkedeki şiddetin durdurulması karşılığında Taliban’ın iktidarı paylaşmasına izin verecek” dedi.

Almanya Dışişleri Bakanı Heiko Maas, 12 Ağustos’ta Afganistan’ın en büyük bağışçılarından biri olan ülkesinin, “Taliban’ın Afganistan’ın kontrolünü ele geçirmesi halinde” artık bir kuruş dahi ödemeyeceğini açıkladı. ZDF kanalına konuşan Bakan, Afganistan’ın uluslararası yardım olmadan devam edemeyeceğini vurguladı. Almanya, yılda yaklaşık 430 milyon euro katkıda bulunuyor ve Afganistan’a en büyük on kalkınma yardımı bağışçısı arasında yer alıyor. Alman Bakan, Taliban’ı Afganistan’da bir hilafet kurmaya karşı uyardı.

Afgan yetkililer 12 Ağustos’ta, güvenlik güçlerinin geçen çarşamba günü Badgis vilayetinin yönetim merkezi Kale-i Nev ve vilayetle aynı adı taşıyan yönetim merkezi Herat’a yönelik Taliban saldırılarını geri püskürttüğünü aktardı.

Tolo News kanalının haberine göre Herat Valisi Abdussabur Kani 12 Ağustos’ta Taliban’ın Herat’a dört yönden saldırdığını, ancak güvenlik güçleri ve Afganistan hükümetine bağlı yerel milis güçlerinden ‘genel ayaklanma’ olarak bilinen ‘kitlesel tepki’ ile karşılaştığını bildirdi. En az 30 Taliban savaşçısının öldürüldüğünü, onlarcasının da yaralandığını ifade eden Kani, “Güvenlik güçlerinden 1 kişi öldü, 4 kişi de yaralandı” dedi.

Kani, hava kuvvetlerinin de Taliban’a karşı mücadelede yerel güçleri desteklediği bilgisini verdi.

Badgis valisi Husameddin Şems de Afgan güçlerin geçen çarşamba akşamı yönetim merkezi Kale-i Nev şehrine yönelik Taliban saldırılarını geri püskürttüğünü açıkladı. Vali, çatışmalarda 4 lideri de dahil olmak üzere en az 60 Taliban unsurunun öldürüldüğünü ve 50 kişinin de yaralandığını kaydetti.

Şarku’l Avsat