Geleceğe Yatırım Girişimi'nin son oturumlarında uzaydaki kirlilik tehlikesine vurgu yapıldı (Şarku’l Avsat)

Geleceğe Yatırım Girişimi: Uzaya yatırımlarda büyük fırsatlar

Uzmanlar, uydu atıklarının insanlığa bir sonraki aşamada zorluk teşkil eden bir kirlilik oluşturduğunu doğruluyor

Siyasiler, uzmanlar ve küresel şirketlerin liderlerinden 5 bin katılımcıyı bir araya getiren Geleceğe Yatırım Girişimi Konferansı’nın beşinci oturumu, keşif, sondalar, teleskoplar ve uzay araçları üretimi de dahil olmak üzere, uzay alanında yatırımcıları bekleyen devasa fırsatları vurgulayarak sona erdi.

Aynı zamanda son gün etkinliklerine katılan uzmanlar, gelecekte insanlık için en büyük zorluğun uzaya binlerce uydunun yayılması ve bunların kolayca temizlenemeyerek uzay kirliliği oluşturacağı konusunda uyardı. Uzmanlar, bu kirliliğin büyük olasılıkla yüzlerce yıl kalacağını belirterek, daha fazla büyümeden bu tehlikeye dikkat çekmek istediklerini ifade ettiler.

Lockheed Martin Uluslararası İşletme Başkan Yardımcısı Ray Beasley, uzay teknolojilerinin gelişmeleri ve önemli konuları tahmin edeceğini, aynı zamanda ani karar verilmesine yardımcı olacağını ifade etti. “Geleceğin Yatırım Girişimi Forumu”na katılımında “İnsanlığa yatırım yapmanın, iklim değişikliği ve bunun takip edilmesi gibi dünyadaki en acil şey olduğunu, iklim koşullarının dünyadaki en büyük güvenlik tehditlerinden biri olduğunu” da ekledi. Beasley “Eğitimin ön planda olacağı ve eğitimsiz hiç kimse hiçbir yerde yaşayamayacağı gibi iklim olaylarını önceden tahmin eden, konuyu daha gerçekleşmeden planlayan Dünya gözlem uyduları olabileceğine” ifadelerinde yer verdi.

Ray, uzay endüstrisinde hükümetler arasındaki uluslararası ortaklıkların önemine vurgu yaparak, “yalnız gidilirse uzağa gidilemeyeceğini, ortak olup ülkelerini bir araya getirebileceklerini” ifade etti.

Bir astronot ve yazar olan Terry Virts ise geri dönüş riskine rağmen, uzay alanında, özellikle keşif, sondalar ve teleskoplar alanında bulunan büyük yatırım fırsatlarından bahsetti. Virts, “zorluklar ve risklerin bulunduğunu ancak getirilerinin çok büyük olduğunu, uzay üretiminin daha ilginç, bunun da yeterince gelişmemiş bir konu olduğunu ve uzay istasyonlarında hem uzay lifleri hem de insan dokusunun çok para kazandıracağını” sözlerine ekledi.

Terry’e göre insanlığın en büyük problemi “uzay kirliliği” olacaktır. Bunu çözmek için küresel anlaşmalara varılması gerektiğini” belirtti ve “dünya üzerinde on binlerce uydunun yayıldığını ve bunların yüzyıllarca, belki de sonsuza kadar kalacağını ve gelecekte oluşacak bu çok fazla atığını kolayca temizlenemeyeceğini” ifade etti.

Eğitimin geleceğiyle ilgili bir başka oturumda, KAUST Saudi Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Tony Chan bugün karşı karşıya oldukları zorluklar göz önüne alındığında, üniversitelerin sürdürülebilir hedeflere yönelik stratejilerini değiştirmelerinin öneminden bahsetti.

Chan “Üniversitelerin, sürdürülebilir kalkınma hedefleriyle harekete geçilmesi ve kurumsal bir sürdürülebilirlik vizyonuyla herkes için esnek ve erişilebilir eğitim sağlanması gerektiğini” belirterek, “bugün harekete geçilmesi ve pandemiden alınacak dersler olması gerektiğini” ifade etti.

Chan, üniversitelerin geleneksel sınırlarının ötesine geçmeleri gerektiğine inandığını ve “KAUST’un çevreyi korumak üzerine kurulduğunu ve kendilerini su kullanmaya ve Kızıldeniz’in kıyı çevresini korumaya adadıklarını” belirtti. Söz konusu rektör, bilim ve teknolojide lider olduklarını ve bu konuda iki milyar Suudi riyali harcayarak deniz suyu ile mahsul yetiştirmek için araştırmalar yaptıklarına da ifadelerinde yer verdi. Chan, “Üniversite, Vizyon 2030 kapsamında, devlet sektörü ve iş dünyasının desteğiyle bu zorluklara son vermek için fildişi kulesinden çıktı. Herkes el ele veriyor” diyerek sözlerini sonlandırdı.