İmil Emin

Suudi Arabistan ve Expo 2030’a giden yol

Suudi Arabistan Krallığı, üç kıtanın kalbinde yer almakla birlikte, doğu ile batıyı birbirine bağlayan tarihi, hayati ve önemli bir ticaret yolunu temsil gücüyle coğrafi bir armağanın sahibidir.

Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Selman, Krallığın 2030 Vizyonu’na yaraşır cüretkâr ve cesur bir adımla, Expo’yu düzenleyen Uluslararası Sergiler Bürosu’na resmi bir talepte bulunarak, 2030 Expo’ya “Değişim Çağı: Gezegenimizi Geleceğe Taşımak” sloganıyla Riyad’ın ev sahipliği yapmasını istedi. Bu adım -tabiri caizse- bulaşıcı başarı yolunda büyük bir aşamayı temsil etmektedir. Muhtemelen “Expo 2030”, taşları konuşmaya zorlayabilecek, insanları yeniliğe ve yaratıcılığa sevk edebilecek Suudi vizyonun parlak tacının mücevheri olacaktır.

Prens Muhammed bin Selman’a göre bu adaylığın, Suudi Arabistan Krallığı için önemli ve sembolik bir anlamı vardır. Veliaht Prens, Krallığın Expo’nun (Dünya Fuarı) tarihi bir versiyonunu en yüksek düzeyli bir inovasyonla düzenleme ve organizasyon tarihinde benzeri görülmemiş bir küresel deneyim sağlama yeteneğine duyduğu güveni dile getirdi. Bugün Krallık, Suudi Arabistan Kralı Selman bin Abdulaziz’in İtalya’nın başkenti Roma’da gerçekleştirilen G20 Zirvesi’nde yaptığı konuşmada açıkça gösterdiği üzere etkili ilerici vizyonlarını paylaşarak dünya çapında lider ve öncü bir konumda görünüyor.

Krallık bölgede aşılması zor bir figür haline geldi. Nitekim pandeminin patlak vermesi krizi karşısında, herkesi tek bir ailenin ferdi olarak gören kozmolojik bir vizyon içinde dünya çapında sağladığı yardımlar ile yapıcı, yaratıcı, insani ve vicdani rolünü açıkça ortaya koydu. “Expo”ya ev sahipliği yapma talebinde bulunan Suudi Arabistan, dünyanın iklim değişikliği ve ekonomik yansımaları konusundaki endişelerini paylaşan ve sıfır karbon emisyonu için rüzgarla yarışan ülkedir. Krallık, bu yüksek konumundan ve daha insancıl bir yarın için özleminden hareket ederek, ulusların yakınlaşması ve halkların kültürlenmesi için iyi bir fırsat olan bu tarihi uluslararası serginin ufkuna çıkıyor. Nitekim Veliaht Prens Muhammed’in belirttiği gibi: “İlk kez teklif verene sergiyi düzenleme fırsatı vermek, Uluslararası Sergiler Bürosu’nun kültürlerarası anlayış için bir platform olarak saygın rolünü dünyamızın değişen doğasını yansıtacak bir şekilde geliştirerek güçlendirecektir.”

Aslında Krallık, üç kıtanın kalbinde yer almakla birlikte, doğu ile batıyı birbirine bağlayan tarihi, hayati ve önemli bir ticaret yolunu temsil gücüyle coğrafi bir armağanın sahibidir. “Expo 2030” seçimini doğru ve rasyonel bir karar kılan en önemli husus, dünyayı tekrar bir araya getirmek, kaynaştırmak ve çeşitli etkileşimlerin önünü açmaktır. Krallık, demografik düzeyde, mirasından taviz vermeden, moderniteden uzaklaşmadan, bilgelik ve azim ile dış dünyaya açılan gençlerle doludur. Krallığın son beş yıldaki gerçek zaferi, yaratıcı bir medeniyetin beşiği olan ülkenin engin köklerine dönüşü temsil etmektedir. Yenilenme çağrısında bulunan Veliaht Prens, bugün dünyanın -iklim değişikliği, dördüncü sanayi devrimi, sosyal adalet ve hatta küresel salgın ışığında- bir değişim çağında yaşadığına inanıyor. Bu, dünyanın “geleceği öngörmek, zorlukları ele almak ve en iyi zihinleri ve yetenekleri kullanarak bu değişimden kaynaklanan fırsatları yakalamak için” kolektif olarak çalışmasını zorunlu kılıyor.

“Expo 2030”da Krallık, “doğayı korumak ve zararlı ekolojik değişikliklerle mücadele etmek ile gelişme çarkının devamı arasında” uyum sağlamada öncü bir modele sahip olacaktır. Bu, Krallığın dünyaya eşi benzeri görülmemiş bir modeli sunması anlamına gelmektedir. Bazıları, petrol başta olmak üzere fosil yakıtları şeytanlaştırma ve bunu temiz, kirlilikten arınmış bir çevre ile kaçınılmaz bir mücadele olarak gösterme noktasına geldi. Oysa karbonun emilimini ve geri dönüştürülmesini sağlayan, insanlara zarar vermesini önleyen bilimsel buluşlar ve teknolojik keşifler var. Bir yandan “Expo 2030”u bir hedef olarak belirleyen Krallık, öte taraftan “Yeşil Suudi Arabistan ve Ortadoğu projeleri” aracılığıyla Ortadoğu’nun mevcut durumunu ve kaderini değiştirmeye çalışmaktadır. Suudi Arabistan, diğer uluslararası güçlerin dünyayı değişken ve tehlikeli iklimden kurtarmak için gerçek adımlar atmakta hâlâ tereddüt ettiği bir zamanda cesur tercihlerde bulunmaktadır. “Expo Suudi 2030”, Prens Muhammed bin Selman’ın vizyonu etrafında birleşen genç Suudi nesillerinin enerjisi ve yetenekleri üzerine yükselmektedir. Krallık gibi, sorunun ve çözümün insan olduğu gören, kapsamlı sürdürülebilir kalkınma yolunu bilen bir ülkeyi seçmek akıllıca bir karar olacaktır.

*İmil Emin -Mısırlı yazar