Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Selman (SPA)

Veliaht Prens ve Körfez’de yeni bir aşama

Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Selman, Körfez İşbirliği Konseyi (KİK) ülkeleri turuna Umman Sultanlığı’nı ziyaret ederek başladı. Umman Sultanı Heysem bin Tarık’ın Prens Muhammed’i havaalanında karşılayarak protokol dışına çıkması, başkent Maskat’ta Veliaht Prens’e sıcak bir karşılama oldu.

Buradaki soru ise şu: Bu bilindik bir ‘kardeş’ ziyareti mi yoksa bir protokol ziyareti mi? Ziyaretin zamanlama bize şunu gösteriyor ki Veliaht Prens’in Körfez ülkelerine yaptığı ziyaret aslında sıradan bir ziyaret sayılmıyor; bölgedeki sorunları çözmeyi değil de Körfez ülkeleri çıkarlarını derinleştirmeyi amaçlıyor.

Körfez İşbirliği Konseyi (KİK), kuruluşundan bu yana bazı krizlerin yaşandığı zor zamanlardan geçti. Irak’ın Kuveyt’i işgali ve Körfez ülkeleri arasında el-Ula Anlaşması imzalanana kadar süren anlaşmazlık bunların başında geliyor.

Bugün bu ziyaret, bölge kızgın kumların üzerinde tüm krizlerin yanı sıra İran nükleer dosyası krizi ile karşı kalmaya aday olduğu sırada geliyor.

Ziyaretçi açısından bakacak olursak, net bir lider, söz değil eylem adamı Prens Muhammed bin Selman, kendisine Suudi Arabistan’da değişikliğe gitme görevi veren Kral Selman bin Abdülaziz’in önderliğinde tüm Körfez başkentlerine başarıya ulaşma amacıyla gidiyor.

Prens Selman’ın çalışmalarının sonuçları net bir şekilde görülüyor. Dolayısıyla Prens Selman resmi bir ziyaretçi değil de başarı peşinde koşan, gelişim yönünde zamanla yarışan bir ziyaretçi.

Umman Sultanlığı ziyaretinde de açıkça görüldüğü gibi bu turdan ekonomik katılımın desteklenmesiyle çıkarları derinleştirmesi, konsey ülkeleri arasındaki ilişkiyi güvenlik koordinasyonundan daha fazlasını kapsar hale getirmesi bekleniyor.

KİK ülkeleri aralarında bir anlaşmazlık yaşanmış olsa da Ula Anlaşması ardından Suudi Arabistan, Körfez ülkeleri arasındaki ortaklığı bir çıkar ilişkisi olacak şekilde güçlendirmeye yöneldi.

Veliaht Prens’in politikası, çıkarlar değişse de siyasetle aynı halde olduğunu, ancak farklılıkları rasyonelleştiren ve diyalog dilini kolaylaştıranın da çıkarlar olduğunu vurguluyor. Bu nedenle Veliaht Prens’in Umman ziyareti, önemli anlaşmalar ile sonuçlandı. Öncesinde ise Körfez ülkeleri ve Irak ile ortaklık konseyleri kurulmuştu.

Bölgede anlaşmazlıklar ve krizler yaşandı evet; fakat Suudi Arabistan bu krizlerle başa çıkma yönünde üç yıldır farklı mekanizmalara başvurdu.

Veliaht Prens liderliğindeki çalıştay çalışmalarını sürdürüyor. Veliaht Prens’in Suudi Arabistan’da başardıklarına bakıldığında, bu liderin iltifatlarla kaybedecek vakti olmadığı anlaşılıyor.

Dolayısıyla Veliaht Prens’in söz konusu ziyareti, Suudi Arabistan önümüzdeki hafta KİK zirvesine ev sahipliği yapacağı sırada KİK ülkeleri ilişkilerini karşılıklı çıkar aşamasına taşımakla eş anlamlı.

Aklı başında herkes bu konseyin önemini idrak eder.

Örneğin Suudi Veliaht Prensin Umman Sultanı tarafından bizzat karşılanması bir iltifattan ibaret değil; aynı zamanda ilişkilerde çıkarların pekiştirilmesi başlıklı yeni bir aşamaya geçildiğinin resmi duyurusu sayılıyor.

Nitekim Prens Muhammed bin Selman da bu yönde ilerlemek istiyor.

*Tarık Alhomayed- Suudi yazar ve Şarku’l Avsat eski genel yayın yönetmeni