Yemen’de meşru hükümeti destekleyen Arap Koalisyonu dün Riyad’da basın toplantı düzenledi. (Fotoğraf- Said el-Dusri)

Arap Koalisyonu: Suudi Arabistan ve Yemen’de sivillerin hedef alındığı saldırılardan Hizbullah sorumlu

Albay Maliki: Hizbullah’ın faaliyetleri Lübnan dışına uzandı.

Yemen’de meşru hükümeti destekleyen Arap Koalisyonu tarafından Husilerin komuta zincirine sızılarak yürütülen istihbarat operasyonunda, milislerin Sana Uluslararası Havalimanı’nı askeri amaçlarla kullandığına yönelik kanıtlara ulaşıldı.

Arap Koalisyonu Sözcüsü Albay Turki el-Maliki, Husilerin Sana Havalimanı’nı eğitim merkezi ve depoya çevirdiğini, bu tesisleri Suudi Arabistan’a ve Yemen’in iç bölgelerine füze ve bomba yüklü insansız hava uçaklarının kaldırılması için kullandığını bildirdi.

Maliki, Husi liderlerinin bu eylemlerinin yanı sıra İran’a ve Hizbullah’ın terör içerikli talimatlarına karşı seferberlikleri hakkında daha fazla istihbarat kanıtı sunacağını ifade ettiği açıklamasında Sana sokaklarında veya buluştukları karargahlarda zamanlarının sayılı olduğunu vurguladı.

Albay Turki el Maliki, Husi milislerin sivilleri ve sivillere ait mülkleri hedef almasından ve Yemen, Suudi Arabistan ve diğer 10 ülkedeki tüm sivil kayıplardan Hizbullah’ı sorumlu tuttu.

Arap Koalisyonu dün Riyad’da düzenlediği basın toplantısında, Lübnan Hizbullah’ından bir liderin, Husi milislerin aranan 5 numaralı lideri Ebu Ali el-Hakim’e talimat verirken ve grubun unsurları hakkında anlaşmazlıkları eleştirirken görüldüğü bir video yayınladı.

Koalisyon ayrıca Sana Uluslararası Havalimanı’ndaki tesislerden birinde, bir terörist Hizbullah uzmanının, Husileri insansız hava araçlarına (İHA) bomba yüklemek için eğitirken görüldüğü başka bir video da gösterdi.

Koalisyon Sözcüsü, sivillerin kırmızı çizgi olduğu konusunda uyararak sivil tesislerden tüm silahların çıkarılması çağrısında bulundu. “Husilerin bu karargahlarına ne zaman ve nerede operasyon düzenleyeceğimize karar vereceğiz” ifadesini kullandı.

Albay Maliki açıklamasında ayrıca Koalisyon’un Sana Uluslararası Havalimanı’nda iki noktayı bombaladığı bilgisini paylaştı. Söz konusu noktaların ilkinin insansız hava araçlarının kullanımına yönelik eğitim merkezi olduğunu, Hizbullah uzmanlarının da uçakları bomba yüklemek ve Husileri eğitmek için kullandığı kaydedildi.

Maliki ikinci hedefte de eğitmenler ve Husiler için konutlar bulunduğu ve İHA’lar için depo olarak kullanıldığını aktardı. Koalisyon Sözcüsü tüm operasyonların uluslararası insan hakları hukukuna uygun olarak gerçekleştirildiğini vurguladı.

Maliki açıklamasında Sana Havalimanı’na düzenlenen operasyonun pistleri, kontrol kulesini, yolcu terminallerini, bakım alanlarını veya uçak hangarlarını etkilemediğini kaydetti.

Koalisyon Sözcüsü açıklamasını şöyle sürdürdü:

“Husiler, Yemen halkını karşısındaki adımlarında herhangi bir aidiyeti kabul etmiyorlar. Siyasi, ekonomik, kültürel veya sosyal hiçbir projeye sahip değiller. Sadece Devrim Muhafızları ve Hizbullah’ın emirlerini uyguluyorlar.”

Maliki bölgeye ve Lübnan’a zarar veren terörist Hizbullah’ın düşmanca eylemlerini durdurma konusunda uluslararası topluma sorumluluk düştüğünü zira bu eylemlerin Körfez ülkelerinin ve uluslararası toplumun güvenliği için doğrudan bir tehdit haline geldiğini vurguladığı açıklamasını şöyle sürdürdü:

“Lübnanlıların kendilerini daha önce ekonomik ve siyasi olarak da etkileyen bu kanser karşısında ne yapacaklarını soruyoruz. Uluslararası toplum, Hizbullah’ı terörist listelerinde eklemekle yükümlüdür. Açık bir tepki verilmesi ve kolektif şekilde sorumluluk alınması zorunlu hale geldi.”

Maliki, Hizbullah’ın terör örgütü olması sebebiyle Lübnanlıları temsil etmediğini ayrıca her türlü hukuki sorumluluğun bu örgüte ait olduğunu vurguladığı açıklamasının devamında şu ifadeleri kullandı:

“Herhangi bir rehavet olmayacak, Husiler Hizbullah’a ikinci bir örnek olamaz. Hizbullah yaşananlardan sorumlu tutulmalı. Zira terör operasyonlarında ortaklık yaptıklarını biliyoruz. Biz Suudiler olarak bu eylemlerini affedebiliriz ancak unutmayız. Öfkeye kapılırsak yaralanırız.”

Albay Maliki, Arap Koalisyonu tarafından Husi komuta zincirine yakın çevreden elde edilen istihbarat bilgilerine de dikkat çekti. “Husilerin komuta zincirinin içine sızılarak ulaşılan ve zamanı gelince açıklanacak birçok ayrıntı ve kanıta sahibiz” dedi.

Maliki, Birleşmiş Milletler ile Arap Koalisyonu’nun Husi liderlerinin isimlerini terör listelerine ekleme çalışmalarının altını çizdiği açıklamasında ayrıca Husiler içinde anlaşmazlıklar olduğunu ve İbrahim el-Husi’nin öldürülmesinin de bunu kanıtladığını bildirdi.

Koalisyon Sözcüsü açıklamasını şöyle sürdürdü:

“Terörist liderlerin sayılı günleri kaldı. 40 kişilik listedeki bu terörist liderler kendilerine ulaşabileceğimizi bilmeliler. Sana sokaklarında veya buluştukları karargahlarda kalan son nefeslerini ve adımlarını saymalılar. Suudi Arabistan’daki siviller kırmızı çizgidir. Hoşgörü gösterilmeyecek.”

Arap Koalisyonu Sözcüsü Maliki, Koalisyon’un Yemen Ulusal Ordusu’na verdiği daimi desteğin yanı sıra Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nin (BMGK) 2216 sayılı kararındaki üç referans uyarınca BM Yemen Temsilcisi tarafından yönetilen kapsamlı bir siyasi çözüme desteğe dikkat çekti. “Askeri operasyonlar barışı sağlamak için yürütülüyor” dedi.

Sözcü açıklamasının sonunda şunları söyledi:

“Husileri uluslararası insan hakları hukukuna saygı duymaya ve uygulamaya zorlayacağız. ABD Büyükelçiliği’ne girilmesi ve ABD’li ve Yemenli vatandaşların alıkonulması, Husilerin düşmanca davranışlarının ve İran’ın elçiliklere yönelik saldırgan tutumunun açık bir göstergesidir.”